,
Ana sayfa
Hakkımızda
Hizmetler
Futbol Takımı
Cenaze Hizmetleri
Yaşlılar Evi
Cami
Tüzük
Yönetim
Haberler
İrtibat
Ziyaret 1429168 sayısı
 
 
  1.  YETERKİ ZİHİN VE GÖNÜLLERİMİZ ENGELLİ OLMASIN
  2.  DİN GÖREVLİSİ VE CEMAAT İLİŞKİSİ
  3.  EZBERCİ DİN EGİTİMİ
  4.  YAŞLILIK VE YAŞLILARA KARŞI TUTUM
  5.  ÖMÜRLÜK TECRÜBE YAŞLILIK
  6.  İSLAM KOLAYLIK DİNİDİR
  7.  ÇOCUK VE DİNİ MEKAN BULUŞMASI
  8.  HAYATIN SORUNLARI KARŞISINDA ÇOCUK OLMAK
  9.  DÜRÜSLÜK, TEMİZLİK,TEMBELLİK
  10.  GENÇLERİMİZ DAHA AYDINLIK GÜNLERE
  11.  ÇOCUKLARLA BÜYÜMEK
  12.  ARKADAŞIN İYİSİ
  13.  RAMAZAN AYI VE ÖZ DENETİM
  14.  AHLAKIN ÖZÜ EDEPTİR
  15.  EMANET BİLİNCİ
  16.  SAMİMİYET VE TEVAZU
  17.  Sabır insanlar için sığınılacak yegane limandır
  18.  SÖZÜN ÖZETİ
  19.  HUZURUN ANAHTARI AHLAKTIR
  20.  DÜNYADAKİ EN BÜYÜK MEZARLIGIN SIRRI NE
  21.  Hz HÜSEYİN VE KERBALA
  22.  MEHMET AKİF
  23.  ŞEHİT MEKTUPLARI
  24.  BAY VE BAYAN HOCALARIN HAFTALIK DERS PROGRAMLARI
  25.  CAMİ FALİYETLERİ
  26.  ŞİDDET VE MERHAMETSİZLİGİN ANA UNSURU
  27.  B.T.İ.K.MERKEZİ BAYANLAR CEMAATI PİKNİK YAPTILAR
  28.  ŞEVKAT VE MERHAMET
  29.  ŞAHSİYET VE KİŞİLİK
  30.  KÖTÜ SÖZ
  31.  SELAMLAŞMA
  32.  MÜMÜN VE CAMİ
  33.  CAMİDE VICTORIA VALİSİ İLE OPUN DAY
  34.  HOYRATCA TÜKETİM
  35.  KOMŞULUK MEDENİYETİ
  36.  FİTRE VE ZEKAT YARDIMLARI YERİNE HAVALE EDİLDİ
  37.  SESSİZLERİN VE KİMSESİZLERİN FERYADI
  38.  ÇOCUKLARIN ,CAMİLER BULUŞMA YERİ OLSUN
  39.  ALLAH SABREDENLERLE BERABERDİR.
  40.  FITRAT AHLAKI
  41.  FARK ETMELİ İNSAN
  42.  ERMENİ MEZALİMİ
  43.  CAMI VE KURS PROGRAMI
  44.  ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE...
  45.  ÇANAKKALE DESTANI
  46.  SELAMLAŞMAK
  47.  KUL HAKKINDAN NE ANLIYORUZ
  48.  BASIN BİLDİRİSİ
  49.  SEVAL ÖGRETMENİN ÇANAKKALE ŞİİRİ
  50.  İNSAN ONURU
  51.  CUMHURİYET BAYRAMI RESEPSİYONU
  52.  B.T.İ.K.MERKEZİ YÖNETİM KURULU LİSTESİ
  53.  EŞLERİN KARŞILIKLI SORUMLULUKLARI
  54.  KUTLU DOGUM; RAHMET PEYGAMBERİ
  55.  PLANLAMA BAKANI CEMİYETİ ZİYARET
  56.  CUMA HUTBESİ 24/10/2014
  57.  AHİRET; HESAP VERME BİLİNCİ
  58.  SOSYAL MEDYA VE GENÇLİK
  59.  PAHA BİÇİLMEZ SERMAYE; ÖMÜR
  60.  MEVLİD: RAHMET ELÇİSİNİN DÜNYAYA TEŞRİFİ.
  61.  EZAN ÖZGÜRLÜĞÜN GÜR SEDASI
  62.  BİR TEKELLÜF DEGİL. NİMET OLARAK NAMAZ
  63.  ERDEMLİ BİR DURUŞ:
  64.  ALLAH'IN SON DİNİ İSLAM.
  65.  ŞÜKÜR NİMETLERİ ARTIRIR
  66.  ANKARA ETEMESGUT MÜFTÜSÜ YUNUS CAN'i DINLE
  67.  İMAN
  68.  HER CAN KUTSAL VE DOKUNULMAZDIR;
  69.  ÖLÜM VE ÖTESİ
  70.  ALLAH, AŞIRI GİDENLERİ SEVMEZ.
  71.  ÇANAKKALE ŞEHİTLERİNE...
  72.  İNSANI İYİLİK YAŞATIR:
  73.  KUL VE KAMU HAKKI
  74.  KAKİKİ SEVGİ;ALLAH'I SEVMEK,ALLAH İÇİN SEVMEK.
  75.  HZ. PEYGAMBER VE BİRLİKTE YAŞAMA AHLAKI.
  76.  DÜNYA BİZE,BİZ BİRBİRİMİZE EMANETİZ.
  77.  MANEVİ ÇOŞKUNUN ZİRVESİ: ÜÇ AYLAR
  78.  KALBİN CİLASI: TÖVBE VE İSTİĞFAR
  79.  CANA CAN OLMAK: AİLE
  80.  MİRAÇ KANDİLİ
  81.  BOŞ ŞEYLERİ TERK EDEREK HAYATI ANLAMLI KILMAK.
  82.  TEVBEMİZ BERATIMIZ OLSUN
  83.  KUR'AN AYINDA KUR'AN'LA BULUŞALIM;
  84.  VAKİT İYİLİK VAKTİ:BU RAMAZAN VE HER ZAMAN
  85.  TEHVİD İLE GELEN VAHDET
  86.  CENNET KAPILARININ ANAHTARI YETİMLER
  87.  KADİR GECESİ ,KADİR BİLENLER İÇİNDİR.
  88.  YARATAN RABBİNİN ADIYLA OKU
  89.  KERBALAYI DOGRU ANLAMAK.
  90.  PEYGAMBERLER, İNSANLIĞIN YOLUNU AYDINLATAN REHBERLERDİR
  91.  HER İNSAN ALLAH'IN BİR AYETİDİR;
  92.  ZİKİR;KALPLERE HAYAT VEREN İKSİR
  93.  KÜRESEL TERÖRÜN HEDEF ALDIGI DİN;İSLAM
  94.  RABBİMİZ;BİZİ DOSDOĞRU YOLA İLET!
  95.  İMTİHANIN ADI:FİTNE.
  96.  SÖZ AHLAKI
  97.  AHİRETE İMAN
  98.  GÜN MİLLETCE KENETLEME GÜNÜDÜR.
  99.  EN BÜYÜK BOZGUNCULUK.
  100.  KULLUK SADECE ALLAHA ÖZGÜDÜR.
  101.  ZAFER AYI AĞUSTOS
  102.  ÖRNEK ÜMMET OLABİLMEK
  103.  YERYÜZÜNÜN KÜÇÜK VE ONURLU HALİFESİ ÇOCUK
  104.  AVUSTRALYA GENEL VALİSİNİN CEMİYETİMİZİ ZİYARETİ
  105.  HER ZORLUKLA BERABER BİR KOLAYLIK VARDIR
  106.  NAMAZI ZAYİ ETMEK
  107.  FİTRE VE ZEKAT BİLGİLERİ
  108.  CENNETE GÖTÜREN AMEL DOĞRULUKTUR.

  SÖZÜN ÖZETİ
SÖZÜN  ÖZETİ
 
İlm kim vermez sana Hak’dan haber Zâyi etme ömrünü kılma nazar
(İlim sana Hak’tan haber vermiyorsa ona ömrünü harcama, dönüp bakma bile.)  Kâşifî

Hz. Muhammed (s.a.s.)’in dualarından biri şöyledir: “Allah’ım, faydasız ilimden Sana sığınırım.”

Beşikten mezara kadar ilim öğrenmek kadın-erkek her insan için bir görevdir. En azından ilm-i hâl dediğimiz şeyin öğrenilmesi gerekiyor. İlmihal her ne kadar sadece dinî bir terim gibi bilinse de aslında bu kelime, insanın içinde bulunduğu hâle, duruma göre, yaşın, yaşadığı zamanın gereğine göre, lüzumlu olan şeylerin icap ettirdiği bilgiyi öğrenmek demektir. Hz. Ali’nin (r.a.): “Çocuklarınızı çağına göre yetiştirin.” tavsiyesinin hikmeti de bu olmalı.

İlim sonsuz bir okyanustur. İnsan ne kadar okursa okusun, bildiği şey de okyanusta sadece bir damladan ibaret kalacaktır. Bu hususla ilgili olarak “Bilmediklerimi ayağımın altına alsaydım, başım göğe değerdi.” diyor İmam-ı Azam.

İnsan ömrü sınırlıdır. Bu yüzden her şeyi öğrenemez, öğrenmek zorunda da değildir. Modern eğitim sistemindeki branşlaşmaya ihtiyaç duyulması da bu sebepledir. Bir memlekette bütün ilim dallarında yeterli eleman varsa ilmihâle uygun bir sistem oturmuş demektir. İhtiyaç olmasına rağmen herhangi bir dalda yetişmiş insan yoksa orada mutlaka bir eksiklik vardır ve bu eksikliğin getireceği olumsuzluklardan o memleketteki bütün insanlar maddî-manevî bakımlardan sorumludur. Mesela bir şehirde yüzlerce, mühendis, öğretmen, tıp doktoru olsa; fakat bir tane bile veteriner yetişmemiş olsa o şehir ilmihâle uygunluk bakımından zayıf not almış demektir. Yani ihtiyaç duyulan ilim dalları ne ise ona göre, dengeli bir şekilde, insan yetiştirmek çok önemli bir meseledir.

İnsan, yaratılışı icabı başıboş bırakılmamış, ona büyük görevler ve sorumluluklar da yüklenmiştir. Bunlardan biri de insan olmanın gereğini yerine getirme görevidir. İnsan olmanın gereğini birkaç cümle ile sınırlandırmak mümkün değildir; fakat -eksik kalacağını bilerek- insan ve ilim bazında birkaç şey söyleyebiliriz. Mesela insan, ilmiyle amel etmeli, yani öğrendiği şeyi hayatına, çevresine tatbik etmek suretiyle örnek bir insan olmalı. Kendini yetiştiren devletine, milletine hizmet etmeyi gaye edinmeli. İçinden çıktığı topluma, adam olduktan sonra, tepeden bakmamalı. Her şeyden önce de tahsil ettiği ilim pratikte bir işe yaramalı. Öğrenilen bilgi Hakk’a ve halka hizmet etmeli. Kaynağı ve dönüşü ilahî merkezli olmalı.

Yunus Emre, ilim öğrenmekten maksadı insanın kendisini bilme hikmetine dayandırıyor ki bu, göz ardı edilmemesi gereken bir durumdur; çünkü bir bakıma her şey insanın kendini bilmesinde düğümleniyor ve çözülüyor. Kendini bilen Rabbini biliyor. Rabbini bilen ise sadece iyilik etmenin mücadelesi ile ömrünü tamamlıyor.

İnsana kendini bildirecek ilim için sürekli bir teşvik içinde bulunan hikmetli şiirlerin şairi Nâbi şöyle diyor bir beytinde:

Etme âr oku öğren ehlinden

Her şeyin ilmi güzel cehlinden

Okumanın, öğrenmenin yaşı başı olmadığını, bu yüzden ilmi bilen kişilerden sormanın, öğrenmenin gerektiğini söyleyen Nâbi her he olursa olsun bilmenin, cehaletten mutlaka üstün bir meziyet oluşuna dikkat çekiyor.

Necip Fazıl Kısakürek de sanatı Allah’ı arama işi olarak tarif ediyor bir beytinde:

Anladım işi, sanat Allah’ı aramakmış;

Marifet bu, gerisi yalnız çelik-çomakmış...

Sonu nereye varırsa varsın hayırsız, zararlı bir bilgiyi öğrenme, keşfetme, uygulama çılgınlığı insanlık için çok kötü sonuçlar doğurabilmektedir. Bilindiği gibi atomun keşfi büyük bir buluş olmakla birlikte bundan faydalanılarak yapılan atom bombası hâlen günahsız insanların helakine yol açabilecek zararlı bir silah durumundadır. Çağımızdaki binlerce TV kanalı ve zararlı internet siteleri için de güzel şeyler söylemek mümkün görünmüyor.

İlmin mutlaka bir faydası, bir güzelliği olması gerekir.

Şairimiz Kâşifî diyor ki:


Tahsil ettiğin ilim sana Allah’tan, haktan, hakikatten bir şeyler öğretmiyorsa, o ilmi bırak, öyle bilginin yüzüne bile bakma.

 
 
Copyright © 2006 by BTICC. All rights reserved.

Digital World IT